ÇETİN YETKİN’İN SON KİTABI
Geçende değinmiştim,Çetin Yetkin,son dönemde Atatürk Cumhuriyeti’nin ayakta
kalabilmesi,küresel saldırıdan daha sağlıklı çıkabilmesi için sanırım uykusunda
bile kafa patlatanlardan biri,hem de en çalışkanlarından biri.
İstanbul’da bizi görmeye geldiğinde anlatmıştı yazdığı kitabı;Başlangıçtan
Atatürk’e İktidara Karşı Türk Direniş ve Devrimleri adını taşıyan üç
ciltlik,1107 sayfalık yapıtı,aynı savaşta canı siper ederek vuruşanlardan Cengiz
Özakıncı’’nın Otopsi Yayınları bastı.
Sayın Yetkin,Orta Asya’dan başlayıp Anadolu’daki bütün Türk devlerindeki
düzeni ve bu düzene karşı ayaklanmaları,girişilen devrimleri,dönüşümleri en ince
ayrıntısıyla inceliyor kitabında.
Gözü doymaz-dönmüş Batı buyuruculuğunun bugün bizi de,bütün o geri
bıraktırdıklarını da nasıl bir uçuruma sürüklediğini iyice görebilmek için
ertelemesiz okunması gereken bir çalışma.
Kitabın 1004.sayfasında Taner Timur’un Osmanlı Kimliği adlı kitabından bir
alıntı var;kanımca her şeyi özetliyor:
“Osmanlı devletinin çöküşü ve Türk ulusunun bağımsızlık kavgasına
girişi,ulusal bilinç ve kimlik sorunu konusunda yepyeni koşullar yarattı.Yeni
imparatorluk hayalleri ile birlikte ’yönetici ulus’ saplantıları da savrulup
gitmiş,onların yerini ‘ezilen ulus’ bilinci almıştı.Gerçekten Ulusal Kurtuluş
Savaşı önderinin,Türk ulusunu dünya kamuoyuna ‘ezilen ulus’ olarak sunuşu ve bu
sıfatla haklarının savunulacağının ilânı,gerçek bir zihniyet değişikliğine yol
açacak bir kültür devrimi yaratabilirdi.Bunun için de,bu fikrin tutarlı bir
tarih ve toplumsal çözümleme içine oturtulması gerekti.Nitekim Ulusal Kurtuluş
Savaşı yıllarında Atatürk bu çözümlemenin temellerini geliştiriyordu.
Türk ulusunu ‘ezilen ulus’ olarak ortaya koyunca,onu ezenleri de ortaya
çıkarmak gerekti.Atatürk bunları,birbirleriyle bağlaşıklık içinde,iç ve dış
güçler olmak üzere iki başlık altında görüyordu.Dış güçler,ulusal bağımsızlık
savaşını boğmak,Türkiye’yi yok etmek isteyen buyuruculuktu (emperyalizmdi).Bu
konu son derece açıktı ve herkesin gözlerinin önüne serili olan durumu dile
getiriyordu.Buna karşılık iç güçler hangileriydi?Atatürk bu konudaki
görüşlerini,Türk tarih anlayışında bir devrim yaratarak,İzmir İktisat
Kurultayı’nı açış konuşmasında dile getirdi.Bu konuşmasında Atatürk,Osmanlı
devletinin çöküş nedenlerini açıkladıktan sonra şunları söylüyordu:’Ulusun
düştüğü bu acıklı durumun ve yoksulluğun nedenlerini arayacak olursak,doğrudan
doğruya devlet kavramında buluruz.’Demek ki,halkı ezen iç güç,Osmanlı devletinin
kendisiydi.”
Ama Osmanlı devleti uzayda,tek başına yaşamıyordu elbet;ayrıca,biz görmeye
razı olsak da olmasak da,evrensel etki-tepki yasası,eytişim (dialektik)
kesintisiz işliyor.
Cengiz Özakıncı, İslâm’da Bilimin Yükselişi ve Çöküşü adlı kitabında,çok
yalın bir saptamada bulunuyor:Haçlı seferleri,Müslümanları tutuculuğa,gericiliğe
savurdu.
Buna kuşku var mı? Şimdi yapılması gereken, bütün ezilmiş ulusların iş ve
elbirliği ederek, kendilerini ezenleri bile bu toplu özöldürümden kurtarmak
üzere,bu evrendışı,üretimsiz,KUMARHANE ANAMALCILIĞI’ndan vazgeçmeye
zorlamalarıdır.
21.Yüzyıl,bu savaşın kazanılıp kazanılmamasına bağlı olarak yaşanacak.
Başka bir deyişle,YA EVRENSEL İMECE YA ÖLÜM!
Cumhuriyet, 17.12.2003
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder